Bir dijital kamera, ışığı yakalayarak ve onu elektronik bir sinyale dönüştürerek çalışır ve bu sinyal daha sonra dijital bir görüntü olarak işlenir ve saklanır. İşte sürecin daha ayrıntılı bir açıklaması:
Işık kameraya mercekten girer ve bir dijital sensöre odaklanır. Dijital sensör, bir ızgara düzeninde düzenlenmiş, piksel adı verilen milyonlarca küçük ışığa duyarlı hücreden oluşur.
Işık bir piksele çarptığında elektrik yükü oluşturur. Üretilen şarj miktarı, ışığın yoğunluğuna ve piksele maruz kaldığı sürenin uzunluğuna bağlıdır.
Dijital sensör, her pikselden gelen elektrik yüklerini daha sonra kameranın görüntü işlemcisi tarafından işlenen dijital verilere dönüştürür. Görüntü işlemcisi verileri analiz eder ve dijital bir görüntüye dönüştürür.
Dijital görüntü daha sonra kameranın hafıza kartında saklanır, burada erişilebilir ve görüntüleme veya düzenleme için bir bilgisayara veya başka bir cihaza aktarılabilir.
Dijital sensör ve görüntü işlemcisine ek olarak, bir dijital kamerada ayrıca lens, vizör ve pozlama, odak ve beyaz dengesi gibi ayarları yapmak için kontroller gibi başka bileşenler de bulunur. Bu özellikler, fotoğrafçıların kameranın ışığı yakalama ve görüntü üretme şeklini değiştirmesine olanak tanır.